iki kulak bir dil için
|
kul kullanan, bir gözünü kör, bir kulağını sağır etmeli
|
kulağı (bir şeyde) olmak
|
bostana dadanan eşeğin kuyruğu, kulağı olmaz
|
boynuz kulağı geçmek
|
kardeşten karın yakın (kulaktan burun yakın)
|
kulaktan burun yakın, kardeşten karın yakın
|
cankulağı ile dinlemek
|
kulağına çalınmak
|
kulağına çarpmak
|