falakaya çekmek (yatırmak veya vurmak veya yıkmak)
|
tereyağından kıl çeker gibi
|
fenalık geçirmek (gelmek veya çökmek)
|
nefesi kesilmek (daralmak veya tutulmak)
|
dur durak (dur dinlen veya dur otur) yok
|
donuna etmek (kaçırmak veya doldurmak veya yapmak)
|
(işi veya durumu) duman olmak
|
dünya gözüne zindan olmak (görünmek veya kesilmek)
|
kapana düşmek (girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak)
|
zerresi (zerre kadar eseri) kalmamak (olmamak veya yok)
|