kendini bir yerde bulmak
|
mantar gibi (yerden) bitmek
|
oynamasını bilmeyen kız yerim dar demiş; yerini genişletmişler (bollatmışlar), gerim (yenim) dar demiş
|
şeytanın yattığı yeri bilmek
|
üç göç, bir yangın yerini tutar
|
vardığın yer körse, sen de bir gözünü kapa
|
(vücudun bir yerine) kan oturmak
|
yanık yerin otu tez biter
|
yeri göğü birbirine katmak
|
yerini bilmeyen, yılda bir kat urba eskitir
|