(bir şeyin) üstüne kapanmak
|
(bir şeyin) üstüne yatmak
|
(bir şeyin) üzerine üzerine gitmek
|
(bir şeyin) yolunu tutmak
|
(bir şeyin) yüzüne hasret kalmak
|
bir tahtası eksik
|
bir taşla iki kuş vurmak
|
bir tepe yıkılır, bir dere dolar
|
bir torba kemik
|
bir tutmak (görmek)
|