üstündeki üstünde, başındaki başında
|
üstüne basmak
|
yemeyenin malını yerler (demine hu çekerler) (üstüne bir bardak su içerler)
|
tetik üstünde beklemek
|
bıldır yediği hurmalar, bu yıl götünü tırmalar
|
(bir iş) kağıt üzerinde (üstünde) kalmak
|
(bir işi birinin) sütüne havale etmek
|
bir kötünün yedi mahalleye zararı vardır (dokunur)
|
(bir şeyin, bir kimsenin) üstüne üstüne gitmek
|
(bir şeyin) üstüne gelmek
|