gözünden (gözlerinden) yaş (yaşlar) boşanmak
|
kediye bokun kimya demişler, üstünü örtmüş
|
kurda neden boynun (ensen) kalın demişler, işimi kendim görürüm de ondan demiş
|
meyhaneciden şahit istemişler, bozacıyı göstermiş
|
sinirleri boşanmak
|
sinirleri bozulmak
|
(bu işe) Rufailer karışır
|
burnunun ucundan ötesini (ilerisini) görmemek
|
gözleri buğulanmak (bulutlanmak)
|
olsayı bulsaya vermişler, hiç doğmuş
|