(birinin veya bir şeyin) posasını çıkarmak
|
(birinin veya bir şeyin) üstüne yüklenmek
|
(birinin veya bir şeyin) yüzü suyu hürmetine
|
(birinin veya bir şeyin) yüzü suyu hürmetine
|
(birinin veya bir şeyin) yüzünü unutmak
|
doğru bilinmeyince eğri bilinmez
|
gözü (gözleri) (bir şeyde, bir şeyin üzerinde) olmak
|
her şeyin vakti var, horoz bile vaktinde öter
|
sen bilirsin deyince (değirmende) kavga olmaz
|
terazi var, tartı var, her şeyin bir vakti var
|