elinden geleni ardına (arkasına) koymamak
|
elinle ver, ayağınla ara
|
olmuş armut gibi eline düşmek
|
pişmiş armut gibi (birinin) eline düşmek
|
elini kulağına atmak
|
gelini ata bindirmişler ya nasip demiş
|
maşa varken elini ateşe sokma
|
elinde avucunda nesi varsa
|
bir ayak üstünde kırk yalanın belini bükmek
|
el elin aynasıdır
|