orası senin, burası benim dolaşmak (gezmek)
|
sen ben davası (kavgası)
|
ucu ortası belli olmamak
|
bıçak yarası geçer (onulur), dil yarası geçmez (onulmaz)
|
(bir şeye) hasret bırakmak
|
(birinin) yakasını bırakmamak
|
nadasa bırakmak (yatırmak)
|
bilgiçlik satmak (taslamak)
|
bilmem hangi (kaç, kim, nasıl, ne)
|
bin nasihatten bir musibet yeğdir
|