sıram sıram dizilmek
|
sıraya dizmek
|
ulu sözü dinlemeyen, uluyakalır
|
donuna etmek (kaçırmak veya doldurmak veya yapmak)
|
düğün pilavıyla dost ağırlamak
|
güzele kırk günde doyulur, iyi huyluya kırk yılda doyulmaz
|
lafı dolandırmak
|
lafı döndürüp dolaştırmak
|
sona kalan dona kalır
|
tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır
|