vuruvermek
|
dağ başına harman yapma, savurursun yel için; sel önüne değirmen yapma, öğütürsün sel için
|
beyninden vurulmuşa dönmek
|
bir vuruşla ağaç devrilmez
|
çay kuşu, çay taşı ile vurulur
|
gavurun ekmeğini yiyen gavurun kılıcını çalar
|
verirsen doyur, vurursan duyur
|
yıldırımla vurulmuşa dönmek
|
har vurup harman savurmak
|
vurup kafayı yatmak (uyumak)
|