abdalın yağı çok olursa gah borusuna çalar, gah gerisine
|
çapanoğlunun abdest suyu gibi
|
koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler
|
harmanda dirgen yiyen sıpa, yılına kadar acısını unutmaz
|
aç tokun gözüne bakmakla doymaz
|
açın koynunda (karnında) ekmek durmaz (eğleşmez)
|
açlık ile tokluğun arası yarım yufka
|
açma sırrını dostuna, dostunun dostu vardır o da söyler dostuna
|
akil isen açma sırrın dostuna, çünkü dostun dostu vardır, o da söyler dostuna
|
avuç (avucunu) açmak
|