dimdik ayakta durmak
|
doğru bildiği yoldan ayrılmamak (şaşmamak)
|
dost dostun ayıbını yüzüne söyler
|
dozunu ayarlamak
|
eli ayağı buz kesilmek (tutmamak)
|
eli ayağı tutmak
|
eli dursa ayağı durmaz
|
eli kolu (eli ayağı) bağlı kalmak (durmak veya olmak)
|
gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz
|
iki ayağını bir pabuca sokmak
|