(birini) cepten aramak
|
(birinin) arkasını sıvamak
|
(birinin, bir işin) ardına (arkasına) düşmek
|
(birinin) parmağını aramak
|
çağrılan yere git, ar eyleme; çağrılmadığın yere gidip yerini dar eyleme
|
gel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme
|
pişmiş armut gibi (birinin) eline düşmek
|
(birinin) yakasına asılmak (yapışmak)
|
yüz verince astar istemek
|
(bir şey birinin) boyunu aşmak
|