ne Şamın şekeri ne Arapın zekeri (yüzü)
|
önüne geleni kapar, ardına geleni teper
|
padişahın bile arkasından kılıç sallarlar
|
parayı araya değil, paraya vermeli
|
pişmiş armut gibi (birinin) eline düşmek
|
üzümün çöpü armudun sapı var demek
|
asıp kesmek
|
aslan postunda, gönül dostunda
|
astarı yüzünden pahalı olmak (pahalıya gelmek)
|
(birinin) yakasına asılmak (yapışmak)
|