yem dökmek (koymak)
|
düzen vermek (düzene koymak, düzene sokmak)
|
erkek koyun kasap dükkanına yakışır
|
kapana düşmek (girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak)
|
kolpoya düşmek (gelmek)
|
koyu koyu düşünmek
|
şerh düşmek (koymak)
|
makaraları koyuvermek (zapt edememek, salıvermek)
|
el(I) el koymak
|
eli koynunda kalmak
|