tencere tencereye yüzün kara demiş, çömlek utancından yere geçmiş
|
kazdığı çukura (kuyuya) kendisi düşmek
|
darbe vurmak (indirmek)
|
deniz kenarında dalga eksik olmaz
|
her dağın derdi kendine göre
|
kendini dağıtmak
|
kurunun yanında yaş da yanar
|
tadı damağında kalmak
|
tuttuğu dal elinde kalmak
|
yanağından kan damlamak
|