(bir şey) kursağında kalmak
|
(bir şey) mecrasında gitmek
|
(bir şey) yolunda görünmek
|
(bir şeyi) ağzında gevelemek
|
(bir şeyi) içinde duymak
|
(bir şeyi, kendini) siper etmek
|
(bir şeyin) dümenini elinde tutmak
|
(bir şeyin) orucunda olmak
|
(bir şeyin) yanından bile geçmemiş
|
(bir yer) zindan kesilmek
|