bir araya getirmek
|
(bir işin, bir kimsenin) arkasına düşmek (takılmak)
|
(bir şeyin) arkası gelmek
|
(bir şeyin) arkası kesilmek
|
(birinin, bir işin) ardına (arkasına) düşmek
|
bok yemenin Arapçası
|
boynu armut sapına dönmek
|
çağrılan yere git, ar eyleme; çağrılmadığın yere gidip yerini dar eyleme
|
çanakta balın olsun, Yemenden (Bağdattan) arı gelir
|
deveye bindikten sonra çalı ardına gizlenilmez
|