bir dediği bir dediğini tutmamak
|
bir dediği iki olmamak
|
bir deri bir kemik (kalmak)
|
bir dikili ağacı olmamak
|
(bir durum birinin) sinirine dokunmak
|
(bir durum) gün ışığına çıkmak
|
bir elin sesi çıkmaz
|
bir elmanın yarısı o, yarısı bu
|
bir fende kazık kakmak (çakmak)
|
bir gömlek fazla eskitmiş olmak
|