avucu (avuçları) kaşınmak
|
avucunu yalamak
|
avukat tutmak
|
avurt satmak (avurt zavurt etmek)
|
balık demiş ki etimi yiyen doymasın, avımı yapan gülmesin (onmasın)
|
bir sıçrarsın çekirge, iki sıçrarsın çekirge, sonunda yakalanırsın çekirge (üçüncüsünde avucuma düşersin çekirge)
|
(birini) avucunun içinde tutmak
|
(birini) gafil avlamak
|
elde avuçta (bir şey) kalmamak
|
ele avuca sığmamak
|