yorgunluk (yorgunluğunu) atmak (çıkarmak)
|
baba vergisi görümlük, koca vergisi doyumluk
|
bir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk da
|
nerede bu bolluk
|
nerede çokluk, orada bokluk
|
yoksulluk çekmek
|
çocukluk etmek
|
çoluk çocuk elinde kalmak
|
durgunluk çökmek
|
doğruluk minarede kalmış onun da içi eğri
|