keramet buyurdunuz (keramette bulundunuz)
|
keramette bulunmak
|
kes parmağını çık pazara, em (merhem, ilaç) buyuran çok olur
|
lehinde söylemek (bulunmak)
|
maruz bulunmak (olmak)
|
mukabelede bulunmak
|
mukarrer bulunmak
|
münasebette bulunmak
|
mütalaada bulunmak
|
nasihatte bulunmak
|