emmim dayım kesem, elimi soksam yesem
|
gün varken davarını eve götür
|
her dağın derdi kendine göre
|
kaz kazla, daz dazla, kel tavuk kel (topal) horozla
|
kendini dağıtmak
|
keseye danış, pazarlığa sonra giriş
|
keseye davranmak
|
küstüğün dağın odununu kesme
|
nefesi kesilmek (daralmak veya tutulmak)
|
sakalla olaydı kişi, keçiye danışırlardı her işi
|