eski defterleri yoklamak (karıştırmak)
|
harman (harmanını) yakarım diyen orağa yetişmemiş
|
karanlığı deşmek (yırtmak)
|
karaya sabun, deliye öğüt neylesin
|
karga kekliği taklit edeyim derken kendi yürüyüşünü şaşırmış
|
karpuz kabuğunu görmeden denize girme
|
kişiyi vezir eden de karısı, rezil eden de
|
talihsiz hacıyı deve üstünde yılan sokar
|
tüccar züğürtleyince eski defterleri karıştırır
|
dibini kurcalamak (karıştırmak)
|