çiçeği burnunda, çamuru karnında
|
iki kardeş savaşmış, ebleh buna inanmış
|
kardeşten karın yakın (kulaktan burun yakın)
|
karşılıkta bulunmak
|
kulaktan burun yakın, kardeşten karın yakın
|
mukarrer bulunmak
|
zihni bulanmak (karışmak)
|
kara yasa bürünmek
|
karnı büyümek
|
ağanın malı çıkar, uşağın canı
|