kapana düşmek (girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak)
|
maskesini düşürmek (kaldırmak)
|
taş düştüğü yerde ağırdır (kalır)
|
er ekmeği er kursağında kalmaz
|
el kaldırmak
|
elde kalmak
|
eli böğründe kalmak
|
eli kalem tutmak
|
eli koynunda kalmak
|
elinde kalmak
|