(birinin) hatırı kalmak
|
(birinin) kalbini doldurmak
|
(birinin) öl dediği yerde ölmek, kal dediği yerde kalmak
|
(birinin) parmağı ağzında kalmak
|
(birinin) pirinci (çok) su kaldırmamak (götürmemek)
|
(birinin) sakalına gülmek
|
(birinin) üstüne kalmak
|
(biriyle) düşüp kalkmak
|
dağarcıkta bir şey kalmamak
|
dünya Süleymana bile kalmamış
|