biti kanlanmak
|
bitmek tükenmek bilmemek
|
biz kırk kişiyiz, birbirimizi biliriz
|
boğazına bir yumruk tıkanmak (gelip oturmak)
|
borcunu bilmek
|
boyun bir karış uzadı
|
bula bula bunu (onu, bir şeyi, birini) bulmak
|
burnu (bile) kanamamak
|
burnundan düşen bin parça olmak
|
büyük görmek (bilmek, tutmak)
|