nisan yağmuru; altın araba, gümüş tekerlek
|
misafir umduğunu değil bulduğunu yer
|
kara kışta karlar, martta yağmaz, nisanda durmazsa değme çiftçinin keyfine
|
hem İsayı hem de Musayı memnun etmek
|
köylü, misafir kabul etmeyiz demez, konacak konak yoktur der
|
misafir misafiri (dilenci dilenciyi) istemez (sevmez), ev sahibi ikisini de
|
İsayı küstürdü, Muhammedi memnun edemedi
|
yılın eksiğini nisan getirir, nisanın eksiğini yıl getirmez
|
misafirin umduğu ev sahibine iki öğün olur
|
şaşkın misafir, ev sahibini ağırlar
|