demirbaştan düşmek
|
dengine getirmek
|
denk getirmek
|
dereceye girmek
|
dert gitmez, değişir
|
deveye inişi mi seversin, yokuşu mu demişler; düz yere mi (düze kıran mı) girdi demiş
|
devlet oğul, mal tahıl, mülk değirmen
|
devreye girmek
|
dökme su ile değirmen dönmez
|
el el ile, değirmen yel ile
|