işten (bile) değil
|
kartala bir ok değmiş, yine kendi yeleğinden
|
kişi ektiğini biçer
|
kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi
|
komşuda pişer, bize de düşer
|
mısıra yağmur geliyor demişler, çapan birlik mi demiş
|
olsa ile bulsayı ekmişler, yel ile yuf bitmiş
|
oynamasını bilmeyen kız yerim dar demiş; yerini genişletmişler (bollatmışlar), gerim (yenim) dar demiş
|
paran gitti mi diye sormazlar, işin bitti mi diye sorarlar
|
boğazı işlemek
|