haraç yemek (almak)
|
(birini, bir yeri) haraca bağlamak
|
hararet basmak
|
helalzade barıştırır, haramzade karıştırır
|
(bir şey birine) haram olmak
|
(bir şeyi birine) haram etmek
|
haramzade pazar bozar, helalzade pazar yapar
|
çocuğun yediği helal, giydiği haram
|
çok söz (laf) yalansız, çok para (mal) haramsız olmaz
|
harama uçkur çözmek
|