ceza görmek
|
ceza vermek
|
cezasını çekmek
|
cezaya çarptırmak
|
cezbeye tutulmak (kapılmak)
|
cezve sürmek
|
dayak cennetten çıkmıştır
|
eli cebine (cüzdanına veya kesesine) gitmemek (varmamak)
|
hanım kırarsa kaza, halayık kırarsa ceza
|
imam osurursa, cemaat sıçar
|