Durum, pozisyon
|
Duruma Göre Davranan, İçinde Bulunduğu Şartları Değerlendirmeyi Bilen Kimse, Fırsatçı
|
Durumlar, Hâller, Vaziyetler
|
Durumu Çok Ağır Olan Kimse
|
Düz duruma getirilmiş, sağlamlaştırılmış
|
Düz duruma getirme, düzleme
|
Düz Toprak Damlı Evlerin Üstündeki Killi Toprağı, Sert Bir Katman Durumuna Getirmek İçin Dam Üzerinde Yuvarlanan Silindir Biçimindeki Ağır Taş
|
Edebiyat yapıtlarını sinema,televizyon ve radyonun teknik olanaklarına uygun duruma getirmek
|