dazlayan daza düşer, kel başlı kıza düşer
|
deliye bal tattırmışlar, çarşıda katran bırakmamış
|
denizdeki balığın karada komisyonculuğunu yapmak
|
dervişe Bağdatta pilav var demişler, yalan değilse ırak değil demiş
|
deve nalbanda bakar gibi
|
dilenciye borçlu olma, ya düğünde ister ya bayramda
|
dostlar başından ırak
|
dünya başına dar olmak (gelmek)
|
dünyada tasasız baş bostan korkuluğunda bulunur
|
eski çamlar bardak oldu
|