uyku gözünden akmak
|
üstünden akmak
|
üstünden başından akmak
|
(üstünden veya paçalarından) kibarlık akmak
|
yakın (hayırlı) dost (komşu) uzak (hayırsız) hısımdan (akrabadan) yeğdir (iyidir)
|
yaş akıtmak (dökmek)
|
yüzünden akmak
|
ağanın alnı terlemezse ırgadın burnu kanamaz
|
ağırlığınca altın etmek (değmek)
|
ağzına bir zeytin verir, altına (ardına) tulum tutar
|