bıyık burmak (bükmek)
|
ağız burun birbirine karışmak
|
(bir işe) burnunu sokmak
|
(birini) burnundan yakalamak
|
(birini) mecbur tutmak
|
(birinin) düğününde kalburla (elekle) su taşımak
|
burnu (bile) kanamamak
|
burnundan düşen bin parça olmak
|
deveye burç gerek olursa boynunu uzatır
|
kılavuzu karga olanın burnu boktan kalkmaz
|