(birinden, bir şeyden) sıdkı sıyrılmak
|
(birinden veya bir şeyden) pay biçmek
|
(birine bir şey) vız gelip tırıs gitmek
|
(birine bir şey) vız gelmek
|
(birine, bir şeye) çekidüzen vermek
|
(birine, bir şeye) kanat germek
|
(birine, bir şeye) kıymet vermek
|
(birine veya bir şeye) söz geçirmek
|
(birine veya bir şeye) taş çıkarmak (çıkartmak)
|
(birini) bir pula satmak
|