eşek hoşaftan ne anlar (suyunu içer, tanesini bırakır)
|
ezbere anlatmak
|
halden anlamak (bilmek)
|
hık demiş (anasının veya babasının) burnundan düşmüş
|
iş anlatılıncaya kadar baş elden gider
|
kel yanında kabak anılmaz
|
leb demeden leblebiyi anlamak
|
ne mal olduğunu bilmek (anlamak)
|
neye uğradığını bilememek (anlamamak, şaşırmak)
|
pekmez gibi malın olsun, Antakyadan sinek gelir
|