(bir şeye) can gelmek
|
(bir şeye) kanaat getirmek
|
(bir şeyi, bir şeye) nişan koymak
|
(bir şeyi) hesaptan düşmek
|
(bir şeyi) sokaktan toplamak
|
(bir şeyin) divanesi olmak
|
(bir şeyin) kanını emmek
|
(bir şeyin) üstüne kapanmak
|
(bir şeyin) yanından bile geçmemiş
|
(bir şeyin) zamanı geçmek
|