ecele çare bulunmaz
|
elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz
|
elinde bulunmak (olmak)
|
eline yüzüne bulaştırmak
|
elini kana bulamak (bulaştırmak)
|
emdiği sütü burnundan getirmek
|
etme bulma dünyası
|
ettiğini bulmak (çekmek)
|
ev sahibi mülk sahibi, hani nerede bunun ilk sahibi
|
evvel yediğim hurmalar, bugün kıçımı tırmalar
|