kapana düşmek (girmek veya kısılmak veya koymak veya tutulmak veya yakalanmak)
|
ekmeğini ekmekçiye ver, yarısını yerse helal olsun
|
ekşi yemedim ki karnım ağrısın
|
el eliyle yılan tutan, yarısını yalan tutar
|
öpülecek el ısırılmaz
|
lakırtısını etmek
|
karısının üstüne evlenmek
|
mısır püskülü gibi
|
temcit pilavı gibi (ısıtıp ısıtıp öne sürmek)
|
zurnacının karşısında limon yemek gibi
|