ürkütülme
|
ürkütülmek
|
ürkütülüş
|
ürkütüş
|
aldığı abdest ürküttüğü kurbağaya değmemek
|
ayının kırk türküsü var, kırkı da ahlat üstüne
|
el elin eşeğini türkü çağırarak arar
|
kimin arabasına binerse onun türküsünü çağırır
|
(birinin) türküsünü çağırmak
|
ettiği hayır, ürküttüğü kurbağaya değmemek
|