tatlı yerinde bırakmak (kesmek)
|
ağız burun birbirine karışmak
|
bir çekirdek geri kalmamak
|
bir deri bir kemik (kalmak)
|
(bir durum birinin) sinirine dokunmak
|
bir evde iki kız, biri çuvaldız biri biz
|
bir fit bin büyü yerini tutar (yerine geçer)
|
(bir iş) kağıt üzerinde (üstünde) kalmak
|
(bir işi birinin) sütüne havale etmek
|
(bir işin) ilerisine gitmek
|